Korku, insanın yaşamını sürdürebilmesi için gerekli bir duygudur ancak mantık çerçevesinde denetim altına alınmalıdır. Normal gelişimini sürdüren bir çocuk için alışılmamış olan her şey gibi hayvanlarla ilk karşılaşma da tedirginlik verici olabilir. Burada çocuk için ebeveyninin yeni şeylerle karşılaştığında verdiği tepki önemlidir. Pek çok ebeveyn çocuğunun kendine güvenmediğini, belli başlı birtakım korkuları olduğundan yakınır. Fakat anne-babalar, neneler ve dedeler hatta hala ve teyzeler çocukları bir disiplin aracı olarak hayvanlarla korkutmayı bol bol kullanmaktadırlar.
Disiplin Aracı
“Hav-hav geliyor”, “uslu durmazsan seni aslanlara veririm”, “dersine çalışmazsan öcüler alır seni”, “dolapları karıştırma böcek var ısırır” gibi sık sık başvurulan yıldırarak terbiye etme yöntemi doğru bulmuyorum. Aslında burada büyükler kendi korkuları ile çocuklara örnek olmaktadırlar. Çocuklardaki korkuların önlenmesi için ebeveyn önce kendi korkularını çözme yoluna gidebilir.
Hayvanlarla İlk Karşılaşma
Hemen hemen hiçbir hayvan türü kendisine karşı yönelmiş veya yönelebilecek bir tehdit algılamadığı sürece insana zarar vermez. Doğada binbir türlü hayvan olduğu için de bir çocuğun bir hayvanla karşılaşmama şansı yok gibidir. Bu sebeple bir aile çocuğuyla birlikte bir hayvanla karşılaştığında o hayvana sevecenlikle yaklaşmalı, önce hayvanı sakin bir biçimde izlemeli sonra da o hayvanın özellikleri çocuğa doğru bir yaklaşımla anlatılmalıdır. Örneğin, köpeğin insanlara zarar vermediği, bir insandan zarar görme endişesi yaşamadıkça köpeğin insanları ısırmadığı, hangi hayvanın hangi durumlarda zarar verebileceği anlatılmalıdır. Hayvanla karşılaşan çocuk hayvandan ürkerse, çocuğu hayvana zorla yaklaştırmak, hayvanı çocuğun üstüne atmak, zorla dokunmasını istemek de korkuları arttırır.
Zoofobi İçin Ne Yapılabilir?
Korku durumlarında ailelerin olumlu, güven verici, korkuyu desteklemeyen, açıklayıcı tutumları yeterlidir. Örneğin, aileler kendilerinin de korkmadığı bir hayvandan bahsederek çocuğa hayvanlardan korkulmaması gerektiğini benimsetebilirler. Hatta uygun fiziki çevre bulunduğu taktirde ebeveynler korkmadıkları bir evcil hayvanı evlerinde besleyebilirler. Doğru ve olması gerektiği gibi bakılan evcil hayvanlar çocuklarda sevgi, sevilme duygusu, kişilerarası duyarlılık ve kişilerarası bağı güçlendirir.