Uyku hayatımızda büyük bir yere sahip. Yeterli düzeyde uyuduğumuzda mutlu ve enerjik olabiliyorken az uyuduğumuzda yorgun ve keyifsiz hissedebiliyoruz. Kimimiz uykuya çok düşkün, kimimiz ise ertesi gün hemen uyanıp işlerine koşmak için can atıyor. Her gün saatlerimizi ayırdığımız bu basit eylem sizce neden bu kadar önemli?
Neden Uyuyoruz?
Bizler için uyku fizyolojik bir ihtiyaç. Bu nedenle kendisinden pek kaçışımız yok gibi gözüküyor. Yetişkin bir birey için 7-9 saat aralığında uyumak yeterliyken; bebekler, çocuklar ve yaşlılar için bu durum farklılık gösterebiliyor. Bebekler ve çocuklar gelişimleri sebebiyle daha çok uyumaya ihtiyaç duyuyorlar. Yaşlılar için ise 7-8 saatlik uyku yeterliyken, 8 saatin aşılmaması öneriliyor.
Uyku esnasında beynimiz kendini yeni güne hazırlıyor. Uykuya ihtiyaç duyarız çünkü bedenimiz ve zihnimiz dinlenmek istiyor. Uyku esnasında salgılanan hormonlar sayesinde vücut kendini yeniler ve bağışıklık sistemi güçlenir. Bunun yanı sıra kısa süreli hafızada yer alan anılar uzun süreli hafızaya aktarılır. Ayrıca iyi bir uyku konsantrasyon gücünü artırırken felç ve kalp krizi riskini de azaltıyor.
Uyku ve Günlük Yaşam
Modern hayatın getirdiği koşuşturmanın bizi birçok açıdan etkilediği bilinen bir gerçek. Bu koşuşturmacaya yetişebilmek adına uykuyu geri plana atabiliyoruz. Peki uykuyu göz ardı etmeli miyiz?
Üniversite öğrencileri üzerinde yapılan bir araştırmada, uyku kalitesinin beden algısı, öz saygı, depresyon, anksiyete ve stres üzerinde etkili olduğu; dolayısıyla uyku kalitesi artırıldığında yaşam kalitesinin de arttığı bulunmuş. Bu sebeple uykuyu göz ardı etmek yerine “yeterli” bir şekilde uyumayı unutmamak gerekiyor.
Berra Salur | Psikolog
Kaynakça
- İyigün, G., Angın, E., Kırmızıgil, B., Öksüz, S., Özdil, A., & Malkoç, M. (2017). Üniversite Öğrencilerinde Uyku Kalitesinin Mental Sağlık, Fiziksel Sağlık ve Yaşam Kalitesi İle İlişkisi. Journal of Exercise Therapy and Rehabilitation, 4(3), 125-133.