İnsan olarak doğamız gereği düşünen hatta çok düşünen, irdeleyen varlıklarız. Düşüncelerimizin hislere döküldüğü, davranışlarımızı etkilediği ve değiştirebildiği hayatın içinde yaşamı sürdürürüz. Bu düşüncelerin sonunda hissettiklerimiz ve hislerimizin getirisi olan davranışlarımızla var oluruz. Bu hislerin yönlendiriciliği güçlü olanlarından biri de şüphe duygusudur.
Güven, hayatımızın her alanında ve her anında, her yöneliminde bizi harekete geçirme kararını veren önemli bir duygudur. Bu duygunun oluşması için sağlıklı bir şüphe hissine her zaman ihtiyacımız var. Sanıldığı ve büyük ölçüde algılandığının aksine şüphe duygusunun getireceği olumlulukları göz önünde bulundurmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Körü körüne oluşmuş bir güven duygusunun getirebileceği istenmedik durumların oluşabileceğinden bahsediyorum.
Tabii ki atılan adımlara, başlayacağınız işlerde küçük, gündelik ya da hayati kararlar için oluşan kaygı eşiği önemlidir.
Özetle kaygıya dönüşmediği ve hayatımızın her alanında derinlemesine katılmadığı sürece şüphe duygusunun insanda var olması gerektiğine -her zaman olumsuz algılanabileceğine müsait olmasına rağmen- inanıyorum.
Sağlıklı ve sorgulayıcı bir şüphe duygusu doğru yolda emin adımlarla yürümeye hayatın her alanında katkı sağlayacaktır.
Harika bir tespit ve değerlendirme ile yine güzel bir önerme olmuş. Tebrik ederim ve Başarılar dilerim.
Merhaba Ahmet Bey. Yorumunuz ve ilginiz için teşekkür ederiz.