Obsesif kompulsif bozukluk (OKB) günlük yaşamda sıkça kullanılan şekliyle takıntı bozukluğu olarak bilinmektedir. Bazen aklımıza zihnimizden bir türlü uzaklaştıramadığımız düşünceler gelir. Bu düşünceler bizleri yoğun bir şekilde kaygılandırıyorsa, bu durum OKB’nin temeli olabilir. Bu bozukluk aklımıza takılan, bizde rahatsızlık uyandıran düşünceleri “yineleyici davranışların” izlediği bir bozukluktur.
Sürekli aklımıza gelen engel olamadığımız bu girici düşüncelere obsesyonlar denir. Örneğin ellerinde mikrop olmasından korkmak, ütünün fişini çıkarmadığına dair şüphe ve kapıyı kilitlemediğini düşünmek gibi. Bu düşüncelerin (obsesyonların) yarattığı kaygıyı ve sıkıntıyı azaltmak için yapılan tekrarlayıcı davranışlar ise kompulsiyonlardır. Örneğin ellerinde mikrop olmasından korkan birinin tekrar tekrar ellerini yıkaması, kapıyı kilitlediğini kontrol etmek için yoldan geri dönmesi ve sayı sayma davranışları gibi. Kompulsiyonlar düşüncelerin yarattığı kaygıyı azaltırlar (Somro, 2001).
Tekrar eden her davranış ve ritüel OKB olduğumuzu mu gösterir? Hepimiz ara sıra küçük “obsesif düşüncelere” kapılmışızdır. Ya da kendimizi daha iyi hissetmek için tekrarlayan davranışlarda bulunabiliriz. Buradaki en önemli kriter kişinin bu tekrarlayıcı davranışları yapmak zorunda kalmaması, yapamadığında yoğun kaygı yaşayıp yaşamadığıdır. Yani OKB’nin tanımlayıcı özelliğinin kompulsiyonları yapamamaktan kaynaklanan sıkıntı ve kaygı duymak olduğunu söyleyebiliriz.
Obsesyon Türleri
- Saldırganlık obsesyonları
- Bulaşma obsesyonları
- Kuşku obsesyonları
- Cinsel obsesyonlar
- Simetri ve kesinlik obsesyonları
- Dini obsesyonlar
Kompulsiyon Türleri
- Temizlik kompulsiyonları
- Kontrol etme kompulsiyonları
- Düzenleme kompulsiyonları
- Tekrarlama ve sayma kompulsiyonları
OKB ile baş etmede yaygın olarak medikal tedavi ile birlikte Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) uygulanmaktadır.