İletişim

Çiftlerin düzenli olarak birbiriyle konuşması ve konuşmaların gündelik hayat sorumluluklarından öte olması gerekir. Birlikte zaman geçiren çiftin iletişimi çevrelerine yönelik kalmamalıdır. Çiftler birbirlerinin hayatlarında ne kadar uzun süredir olursa olsunlar, her daim kişisel konular hakkında konuşabilmeli ve derin sohbetler ile aradaki bağı kuvvetlendirmelidir.

Keyif veren hoşsohbet ile derindeki düşüncelerin yanı sıra sorunların da konuşulması gerekir. Kaçınmak, yok saymak ve ötelemek, problemi ortadan kaldırmaz, aksine büyümesine yol açar. Endişe uyandıran sorunlar ile ilgili kurulan iletişimlerde negatif duygu ve cümleler ile gidilen durumun içinden çıkmak zorlaşır. Problem ne olursa olsun iletişimdeki anlayış ve sakinlik korunmalıdır. Elbette tartışma ve kavgalar yadsınamaz. Bir ilişkinin belki de en olmazsa olmazı da budur. Önemli olan tartışmanın yıkıcı davranış ve kelimeler ile yıkılan bir ilişkiye dönüşmemesini sağlamaktır.

Yapıcı Stratejiler

İlişkinin dinamiğindeki iletişimi kurabilmek için partnerlerin birbirine sadece zaman yaratması değil, ayrılan o zamanı kaliteli tutması da gerekmektedir. Birlikte geçirilen sakin bir gecenin, izlenen filmin ya da dışarıda yenen bir yemeğin, uzun vadede ilişkide oldukça yapıcı etkiler bırakacağını bilmeliyiz. Birlikte geçirilen zamanı aile zamanı ve çift zamanı olarak bölmekte yararlı bir metot olacaktır. Özellikle çocuk sahibi çiftlerin, ayda bir veya iki kez baş başa kalması ve randevuya çıkması ilişkinin dinamiğindeki hareketliliği sağlamak için güzel bir adım olacaktır.

Çiftin anne ve baba olmalarının yanı sıra hala birer birey ve çift olduklarını da unutmamaları gerekir. İlişkileri her ne kadar çocuklarını da kapsıyor olsa da bu noktadaki ayrım sağlanmadığında bir süre sonra aradaki iletişim ve paylaşım sadece çocuklar ile ilgili olmaya başlayacaktır.

Ve bir ilişki her şeyin ekseninde dönmemeli aksine her şey o ilişkinin ekseninde dönmelidir.

Düzenin İçindeki Düzensizlik

İnsan hayatında her daim bir düzen arar ama düzenin rutine dönmesiyle ilişkilerde çatlaklar oluşmaya başlayabilir. Çünkü stabil olmuş bir yaşamda bir süre sonra spontane olmak cazip gelir. Günlük yaşamdaki rutini bozabilecek minik jestler, davranışlar ve fikirler her daim ilişkinin hala birçok opsiyona ve ruha sahip olduğunu gösterir. Eve gelinirken alınan bir gülün ya da demlenen çay eşliğinde yapılabilecek bir yapbozun etkisi hiçbir zaman azımsanmamalıdır.

Kırılan Kilitler

Anahtar görevi gören iletişimin, kapıları açamaması durumuyla ilişkideki sorunlar kontrolden çıkmaya başlamış demektir. Elbette her ilişkinin inişleri ve çıkışları vardır. Dönem dönem meydana gelebilecek dinamik farklılıkları çiftler arasında kolay ya da zor bir tutum ile halledilebilir. Bazen ise problemler iki kişinin aşamayacağı bir dağ haline gelir. Ufak sorunlar biriktikçe ortaya çıkan bu engeli aşmak zorlaşabilir.

Asena Nişikli | Klinik Psikolog

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir